İlk dalga daha çok siyasi ortam nedeniyle ortaya çıktı. Bu dalgada, yaklaşık 5 yıldır farkı anlaşmaların da (örneğin Ankara Anlaşması) yardımıyla Türkiye’den hem sermaye gücü hem de beyin gücü transferi olarak sürdü.

Bu dalgada işini yurtdışına taşımak isteyen girişimciler&patronlar ve en hızlı iş bulabilen bilişim sektörü çalışanları oldu. Kimi çocuklarının geleceği hakkında endişelerinden dolayı, kimi bireysel özgürlüklerine gelen veya gelebilecek olan kısıtlamalardan dolayı, ülkesini bırakıp, yaban ellere taşındılar.

Geçenlerde bilişim sektöründeki bir arkadaşımla konuşurken, ilginç bir sapmayı canlı gördük: Sadece 1,5 yıl önce bir işe yerleştirme danışmanlık firmasından gelen 10 adaya baktık. Bu 10 adaydan, 6 tanesi yurtdışına gitmişti. Yanlış hatırlamıyorsam 3 İspanya, 1 Almanya, 1 İngiltere ve 1 Hollanda’da yaşama, çalışmaya başlamışlardı.

Yine bir startup’ta; özel bir programlama dili arayışı nedeniyle, tek tek takip ettikleri yazılımcılardan sadece %20’sinin bir yıl sonra Türkiye’de kalan aday olarak değerlendirmeye aldıklarını dinlemiştim.

Bu dalgadan sonra, ise eş zamanlı olarak başlayan 2. bir dalga başladı. Sadece sermayedar veya IT’ciler değil, neredeyse 60 yaşın altında olan, kamu&özel farketmeden, ülke dışına kapağı atmaya çalışan beyaz yakalı diye tanımlanan kitleye yayıldı.

Ve buna liseliler dahil.    Yine gündemi takip edenler hatırlayacaktır; Yüksek puan alanla öğrenci alan özel lise mezunlarının, üniversite için yurtdışına çıkma oranları çok yükseldi.

Şu an okuduklarımdan ve konuştuğum gençlerden çok yüksek bir yüzde, farklı gerekçelerle ülkede kalmak istemiyor.

Benim görebildiğim gerekçeler;

  • Özgürlük
  • Gelecek görememe
  • Ekonomik karşılaştırma (Dün radyoda Türkiye’deki bir profesörün kamuda aldığı aylık ücretle, İngiltere’de asgari saat ücretli çalışanın aylık gelirinin yaklaşık aynı olduğunu dinledim.) Tabi ki alım güçleri farklı, ev & kiralama fiyatları farklı ama yine de son döviz hareketleri nedeniyle artık uçurum var. Benzer yaştaki ve deneyimdeki gencin, beyaz yakalının 2 ayda alabildiği arabayı, hiç kimse 2 yılda alabilmeyi kimse kabullenemiyor.

Ve bu ikinci dalga, daha uzun ve daha kapsamlı olarak epey sürecek gibi. Bu beyaz yakalı ve genç akımı, kesinlikle ülke geleceği için büyük bir tehdit.

Görene tabii.